#AİHM, #Polonya aleyhine açılan bir davada hukuksuz bir şekilde görevinden uzaklaştırılan bir hakimin 'kanunla kurulmuş bağımsız ve tarafsız bir mahkemede yargılanma hakkı' ile 'özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı'nın ihlal edildiğine ve manevi tazmin olarak 30.000 Euro ödenmesine karar vermiştir. #Mahkeme daha önce Polonya'daki yargı sisteminde yapılan değişikliklerin yargı bağımsızlığını zayıflatma amacı taşıdığını tespit etmiş ve yerel mahkemelerin “yürütme ve yasama erklerinin müdahalesine maruz kaldığını” açıkça belirtmişti.
Başvurucu, 2019 'da Olsztyn Bölge Mahkemesi'ne geçici olarak atandı. Oradayken, bir hukuk davasında bir itirazı incelerken, Sejm Şansölye Başkanı’na Sejm tarafından 6 Mart 2018'de “yeni” Ulusal Yargı Konseyi (NCJ)'ne seçilen yargıç adaylarının onay listelerinin kopyalarını hazırlama talimatını verdi. Bunun üzerine Adalet Bakanı, başvuranın Bölge Mahkemesine olan geçici görevine son vermiştir. Bakanlıktan yapılan basın açıklamasına göre, bu karar, Juszczyszyn'in eylemlerinin “[Devletin] anayasal organlarının faaliyetlerine kabul edilemez bir müdahale teşkil ettiği..." ve "hiçbir hakimin başka bir hakimin durumunu değerlendirme hakkı olmadığını" belirttiği için alınmıştı. Başvurucunun şikayetin inceleyen AİHM, 'kanunla kurulmuş bağımsız ve tarafsız bir mahkemede yargılanma hakkı' ile 'özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı'nın ihlal edildiğine ve manevi tazmin olarak 30.000 Euro ödenmesine karar vermiştir. Açıkta kalınan sürede bir mülkiyet oluşmadığı gerekçesiyle de maddi tazminat taleplerini ise reddetmiştir.
Mahkemenin gerekçeleri şu şekildedir:
Tavsiye organı olan Ulusal Yargı Konseyi (NCJ) bağımsızlıktan yoksun olduğundan, bu Konsey'in başvurucuyu görevden uzaklaştıran Disiplin Dairesin'e yargıç atama süreci kusurluydu.
2017 Değişiklik Yasası yargıçların NCJ üyelerini seçme hakkını kaldırarak yargı bağımsızlığını tehlikeye attı.
Anayasa uyarınca, bir hakimin açığa alınması bir mahkeme kararı gerektirmektedir. Disiplin Dairesi “kanunla kurulmuş bağımsız ve tarafsız bir mahkeme” olmadığı için “mahkeme” olarak değerlendirilememiştir.
Dahası, Juszczyszyn'in eylemlerinin yasalar uyarınca görevden uzaklaştırılmasına yol açacağını öngörmesi mümkün değildi. Düzenlemeler, Sözleşme kapsamındaki “hukuk kalitesi gerekliliklerini” karşılamamıştır ve bu nedenle görevden çıkarma “yasalara uygun” değildir.
Kararın özet çevirisini aşağıda bulabilirsiniz.
Comments